58.000'den fazla kelime ile en kapsamlı Osmanlıca Türkçe sözlük
Aradığınız Osmanlıca kelimelerin Türkçe anlamlarını sözlüğümüzde bulabilirsiniz
ÜLFET ne demek? ÜLFET kelimesinin anlamı nedir?
Alışma, alışkanlık. Birisiyle münasebette bulunmak.
Ünsiyet. Ahbablık, dostluk. Huy etme. Görüşme,
konuşma.(İnsanları fikren dalâlete atan sebeblerden biri;
ülfeti, ilim telâkki etmeleridir. Yâni me'lufları olan
şeyleri kendilerince mâlum bilirler. Hattâ ülfet dolayısıyla
âdiyata teemmül edip ehemmiyet vermezler. Halbuki
ülfetlerinden dolayı mâlum zannettikleri o âdi şeyler birer
hârika ve birer mu'cize-i kudret oldukları halde, ülfet
sâikasiyle onları teemmüle, dikkate almıyorlar; ta onların
fevkinde olan tecelliyat-ı seyyâleye im'an-ı nazar
edebilsinler. Bunların meseli deniz kenarında durup, denizin
içerisindeki hayvanata ve sâir garip halâtına bakmıyarak
yalnız rüzgâr ile husule gelen dalgalara ve şemsin
şuâatından peyda olan parıltısına dikkat etmekle Mâlik-ül
Bihâr olan Allah'ın azametine delil getiren adamın meseli
gibidir.İ'lem Eyyühel-Aziz! İnsanların arza âit mâlumat ve
müsellemat-ı bedihiyatları ülfete mebnidir. Ülfet ise,
cehl-i mürekkeb üstüne serilmiş bir perdedir. Hakikate
bakılırsa zannettikleri ilim, cehildir. Bu sırra binaendir
ki, Kur'an, âyetleriyle insanların nazarını me'lufatları
olan şeylere çeviriyor. Âyetler, necimler gibi ülfet
perdesini deler atar. İnsanın kulağından tutar, başını
eğdirir. O ülfetin altındaki havârik-ul-âdât mu'cizeleri o
âdiyat içerisinde gösterir. M.N.) (Bak: Tefekkür)