58.000'den fazla kelime ile en kapsamlı Osmanlıca Türkçe sözlük
Aradığınız Osmanlıca kelimelerin Türkçe anlamlarını sözlüğümüzde bulabilirsiniz
KADER ne demek? KADER kelimesinin anlamı nedir?
Cenâb-ı Hakk'ın kâinatta olmuş ve olacak her şeyin
evsafını ve havassını ve sâir geleceğini ve geçmişini
ezelden bilip, levh-i mahfuzunda takdiri ve yazması.
Takdir-i İlâhî.
Ezelî kısmet.
Tali'. Baht. Şans.(Kader
ve cüz-i ihtiyarî, İslâmiyetin ve imanın nihayet hududunu
gösteren, halî ve vicdanî bir imanın cüz'lerindendir. Yoksa
ilmî ve nazarî değillerdir. Yâni, mü'min her şeyi, hattâ
fiilini, nefsini Cenab-ı Hakk'a vere vere, tâ nihayette
teklif ve mes'uliyetten kurtulmamak için "cüz-i ihtiyarî"
önüne çıkıyor. Ona: "Mes'ul ve mükellefsin" der. Sonra ondan
sudur eden iyilikler ve kemâlât ile mağrur olmamak için
"kader" karşısına geliyor. Der: "Haddini bil, yapan sen
değilsin." S.)(... Eğer kader ve cüz-i ihtiyarîden bahseden
adam, ehl-i huzur ve kemal-i iman sahibi ise; kâinatı ve
nefsini Cenab-ı Hakk'a verir, Onun tasarrufunda bilir. O
vakit hakkı var, kaderden ve cüz-i ihtiyarîden bahsetsin.
Çünkü, madem nefsini ve her şeyi Cenab-ı Hak'tan bilir, o
vakit cüz-i ihtiyarîye istinad ederek mes'uliyeti deruhde
eder, seyyiata merciiyyeti kabul edip, Rabbini takdis eder,
daire-i ubudiyyette kalıp teklif-i İlâhiyyeyi zimmetine
alır. S.)(İrade-i cüz'iye-i insaniye ve cüz'-i ihtiyariyesi;
çendan zaiftir, bir emr-i itibarîdir, fakat, Cenab-ı Hak ve
Hakîm-i Mutlak, o zaif, cüz'î iradeyi, irade-i külliyesinin
taallukuna bir şart-ı âdi yapmıştır. Yâni, mânen der: "Ey
abdim; ihtiyarınla hangi yolu istersen, seni o yolda
götürürüm. Öyle ise mes'uliyet sana aittir!" Teşbihte hatâ
olmasın, sen bir iktidarsız çocuğu omuzuna alsan. O'nu
muhayyer bırakıp "Nereyi istersen seni oraya götüreceğim"
desen. O Çocuk, yüksek bir dağı istedi, götürdün. Çocuk
üşüdü yahut düştü. Elbette "Sen istedin" diyerek itab edip
üstünde bir tokat vuracaksın. İşte Cenab-ı Hak,
Ahkem-ül-Hâkimîn, nihayet zaafta olan abdin iradesini, bir
şart-ı âdi yapıp irade-i külliyesi ona nazar eder. S.)